Images

Şehri Hayal Etmek

       
   İstanbul'u Hayal Etmek ; Sanattan Hayata İstanbul Temsilleri adlı Sempozyumdan bende kalanlar.

   Bizans ve Osmanlı'da İmparatorluk şehri olan İstanbul'a bakış ve Dünya Başkenti sorgulaması ile Koray Durağın görüşlerinden Konstantinapolis'in Orta çağ Halklarınca Temsil edilişini dinledik. Günümüze kalan bir kaç eserden izleyebileceğimiz serzenişlerle.

  Konuşmacı Hatice Aynur Divan Şairinin İstanbul Tahayyülünü anlattı. Galata'nın Kalata olduğu, şehrin bir çok farklı medeniyet içinde bir bütün olarak yaşayışını, dönemin şiirlerinin mısralarından takibiyle açıkladı. Aşık-ı İstanbul, Galata yı sevgili- kafir olarak tasvir eden şiirlerin açılımını anlattı. Avni'nin, mısralarına dökülen dönemin şehir hayali.

  Çiğdem Kafesçioğlu Osmanlı İstanbulunda Sokağı ve Meydanı Resmetmek konusunda resimlerle açıklamalar yaptı. Perspektif, bakış açısı. Minyatürlerin inceliklerinden şehrin hayal edilirken tarihin gerçeklerinin nasıl göründüğünü açıklamalarla, seçtiği resimlerden izledik.

   İstanbul'u Şehvetle Hayal Etmek konusunu Irvin C.Schick sunacaktı. Anlatıya geçmeden on sekiz yaş ve Kösnül* uyarıları ile konukları gülümsetti. Aziyâde- Piyerloti deki şehvetden başlıyarak, doygun cinselliğin sızdığı Haremde dolaştırdı dinleyicileri. Hubanname* den, örnekler, , Apdülhamit ve Afrodit açılımı, baskıcılıkla toplumun verdiği tepkilerin sonuçlarını anlattı.


  Ahmet Ersoy Fotoğraf Çağının Sokak Arşivi; Şehir Mektupları konusuyla fotoğraf makinesinin icadından sonra objektiflere hapsolan şehir görüntülerinden, dergilerdeki resimlerden kopuk metinlere, parçalı ve dağınık yapıdaki günümüz medya formatına serzenişle. Apdülhamit'in hafiyelerinden, bisikletli mektupçusuyla Seyyar muhabirlere, basın dünyasının meşhur cüce hayati sinden A. Rasim'in "Dil ve anlatı resmin yerini tutamaz" sözüne uzanan bir yolculuk yaptık.

   Sempozyumun ikinci oturumunda konu Şehri Yazmaktı. Oturum başkanı Murat Gülsoy ilk konuşmacı olarak Halim Karaya konuşma süresi ile ilgili hatırlatmasını yaparak başladı. Kara'nın konusu Konstantinopolis'ten İstanbul'a Tarihsel Romanda Şehrin Temsilleri idi. Peygamber tarafından müjdelenen şehir, Cennet, Sevgili öğretisi, şehrin dişileştirilmesi, uğrunda ölünecek şehir haline gelmesi. Galip'ten Komser Nevzat'a, kahramanların bakış açısındaki şehir. Şehrin mekansal olarak kullanımının Kuşatma 1453'teki yetersizliği, Boğazkesen'de Nedim Gürsel'in kahramanları ile şehri getirdiği nokta. İstanbul'un romanlarda tiyatro sahnesi gibi kullanılışını dinledik.

   Zeynep Uysal'ın konusu Düşman Şehir ya da Öteki İstanbul idi. İstanbul'u ötekileştirmenin öznenin ideolojik bakışıyla mümkünlüğü. 1920 -1935 arası dişi şehir İstanbul yerine Ankara'nın seçimine varan süreç. Tevfik Fikretin şehre duyduğu öfke ile " Bin kocadan arta kalan fahişe" sis şiirindeki dişileştirilen İstanbul. Turnosol kağıdı gibi kullanılan şehir sözleriyle noktalandı.

   Handan İnci'nin konusu Tanpınar ve Orhan Kemal'in gözünden Şehre Bakmaktı. İki yazarın romanları kadar, şehre bakış açıları, yaşamları. Tanpınarın uzak kaldığı İstanbul, Kemal'in göç ettiği şehrin roman kahramanlarındaki yansıması. Tanpınar yaşanmış, tükenmiş parçalanmış Süleymaniye Camiisi ise, Orhan Kemal sur dışı mahalleleri, yolsuz, susuz, varoş ve kargaşası ile Mahmutpaşa ile sokak simidi benzetmesi. Kemalin kitaplarına hiç girmeyen Boğazdan sonsuzluğa bakan Tanpınar karakterlerine kadar sürdü konuşma. Ah Güzel İstanbul adlı film gösterimine kalamadım.

   Tepe başından, Beşiktaş'a oradan Üsküdar'a sonra da Çekmeköy'e olan yolculuğum sırasında yeterince film vardı belleğimde. Şehrin, belleğimin bana ait olan kırk küsur yıllık İstanbul'una karışan görüntülerle an be an değişen bir İstanbul. Gördüğüm her görüntüden sızan yıllanmış öyküler fışkırıyordu adeta. Şehrin çoğalmasının, hayallerin üstüne yapışmasının şehre bakış açıma getirdiği zenginlik inanılmazdı. Şehri hayal edip sanatla diğer kuşaklara sunanlara olan şükrüm karıştı bu manzaraya.



Nurten Yurt                                         *   Kösnül: Şehvet
                                                                 Hubanname:  Divan Edebiyatında güzel, genç erkekler için
                                                                                        yazılmış kitap.

0 yorum :