Images

Pereıra İddia Ediyor


  ‘Varlığımızın anlamını en derin ve genel bir şekilde belirleyen bağlantı, yaşamın ölümle olan ilişkisidir, çünkü varlığımızın ölümle sınırlı olması, yaşamın anlaşılması ve değerlendirilmesi için gereklidir.’
  
 Roman kahramanı Pereira genç Rossi ve Marta’yı tanıyıncaya kadar boşluktaydı,yalnızdı, amaçsızdı. Böyle geçen bir yaşamda insan ışığı görmediğinden, geleceği olmadığından, şimdiyi de karanlık yaşıyor. Pereira da bizeTabucchi’nin başarıyla tanıttığı gibi; sevinci olmayan, karanlık bir dünyada savrulup duruyordu. İşyerindeki kızartma kokulu giriş, sürekli limonata içmesi, omletle sınırlı beslenmesi, ölen karısının resmi ile konuşması, terli ve şişman görüntüsü okura mutsuz yaşantısının ayrıntılarıdır. Yaşadığı hayatta mutsuzdu, bir çıkış yolu aramıyordu. Yaşamı tek düze sürüp gidiyordu.

 Marta ve Rossi’ye yardım etmesi( bilinçaltında Rossi'yi olmayan oğlu ile özdeşleştiriyordu) içindeki cesaretin uyanmasına neden oldu. Doktor Kardoso yaptığı terapiler bilincini aydınlattı. Romanın sonunda ise bu zayıf, zavallı karakter bir kahramana dönüştü.

 Romanı tek bir cümleye indirgemek gerekirse yaşamın anlamını sorgulamak diyebiliriz.

 Antonio Tabucchi, Pereira'nın yaşadığı değişimin içsel sarsıntılarını ve bunların hem bedenine hem de yaşantısına olan etkilerini romanda mükemmel bir şekilde betimlemiş. Onun insan ruhundaki değişim ihtiyacını, ülkesinde ve dünyada olan bitenlerden duyduğu rahatsızlığın, huzursuzluğun yaşamındaki ve ruhundaki yansımalarını anlatmakta başarılı.
 Romanın adı 'Pereira İddi Ediyor' hem isim olarak iyi bir seçim,hem de leitmoif olarak sürüklüyor okuru. Gerçekten de Pereira iddia ediyor: Pereira ruhunun ve hayatının ortaya çıkan yeni olgularla birlikte değiştiğini iddia ediyor; her insanının yaşamında birçok kez yeni olgularla birlikte değişim geçirdiğini, belki de hayatın bu değişimlerin bir bütünü olduğunu, insan ruhunun ve kişiliğinin bu değişimlerle birlikte geliştiğini ve ölümün yaşama anlam katıp, değişim gereğini zorladığını iddia ediyor. Bunları Pereira'nın ağzından yazar iddia ediyor ya da belki, bir eylül akşamı onu ziyaret eden yaşlı gazetecinin (Pereira'nın) ruhu iddia ediyor.

 Kitapta gerçek hikâyeye yapılan gönderme açık, ama ancak sondaki not okunduğunda daha bir anlam kazanıyor. Bu da modern roman sanatının hikâyenin bir de anlatış biçimi olarak girdiği şekil oluyor. Tabucchi'nin romanında simgeler, çağrışımlar, eğretilemeler önemli bir yer bulıyor. Ruh ve bedenin dirilişi üzerine olan konuşmalar, insanın baskın ben'i ve ruhların birleşik ligi kuramı, kitabın felsefi boyutunu genişletiyor, Kitabın ortaya çıkmasına neden olan ziyaretle de açık bir bağlantı kuruyor.
  İyi okumalar..

Nurten Yurt




0 yorum :